Biyomühendislik / Bioengineering
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/20.500.12573/208
Browse
Browsing Biyomühendislik / Bioengineering by Type "article"
Now showing 1 - 4 of 4
- Results Per Page
- Sort Options
Article Enkapsüle Edilmiş ve Serbest Formda Probiyotik Lactobacillus acidophilus ATCC 4356 Suşunun Dondurma Depolama Periyodunda Stabilitesinin İncelenmesi(Atatürk Üniversitesi, 2022) Sedefoğlu, Sedat; ORTAKCI,Fatih; SERT,Selahattin; 0000-0003-1319-0854; AGÜ, Yaşam ve Doğa Bilimleri Fakültesi, Biyomühendislik Bölümü; ORTAKCI, Fatih; 01. Abdullah Gül UniversityBu çalışmada probiyotik Lb. acidophilus ATCC 4356 (ATCC 4356) suşu, ekstrüzyon yöntemi_x000D_ ile aljinat kullanılarak kapsüllenmiştir. Bu enkapsüle ve serbest formdaki ATCC 4356 dondurmaya ilave edilerek −18°C’de 3 ay süre ile depolanmıştır. Depolamanın 0, 30 ve 90. günlerinde alınan örneklerde, ATCC 4356’nin canlılığını sürdürebilme yeteneği karşılaştırmalı olarak_x000D_ ortaya konulmuştur. Araştırma sonuçlarına göre, dondurmaya ilave edilen serbest ve enkapsüle ATCC 4356’nın, −18°C’de 3 aylık depolama süresinin sonunda canlılıklarını korudukları,_x000D_ buna karşılık sayılarındaki azalışın istatistiki olarak farklı düzeyde olmadıkları tespit edilmiştir_x000D_ (P > ,05). Bununla birlikte, dondurmaların 90 günlük depolama periyodu boyunca, serbest_x000D_ ve enkapsüle Lb. acidophilus ATCC 4356 sayılarının 107_x000D_ kob/g’ın altına düşmemiş olması, son_x000D_ üründe probiyotiklerin arzu edilen düzeyde canlılığını koruduğunu göstermiştir. Dolayısıyla_x000D_ bakterinin terapotik etkiler gösterebilme açısından dondurmanın uygun bir gıda olarak_x000D_ kullanılabileceği düşünülmektedir. Serbest ve enkapsüle dondurmalara ait duyusal analiz_x000D_ sonuçlarında ise enkapsülasyonun dondurmanın yapı ve tekstüründe önemli seviyede etkiye_x000D_ yol açtığı (P < ,05) ve genel kabul düzeyi olarak serbest ve enkapsüle dondurmalardaki farkın_x000D_ önemli seviyede olduğu gözlemlenmiştir (P < ,05). Bununla birlikte renk, görünüş, tat ve koku_x000D_ kriterleri bakımından serbest ve enkapsüle dondurmalardaki farkın önemsiz seviyede olduğu_x000D_ belirlenmiştir (P > ,05).Article The Joubert syndrome protein CEP41 is excluded from the distal segment of cilia in C. elegans(2021) Sebiha Cevik; Oktay I Kaplan; AGÜ, Yaşam ve Doğa Bilimleri Fakültesi, Biyomühendislik Bölümü; Cevik, Sebiha; Kaplan, Oktay I.; 01. Abdullah Gül University; 04. Yaşam ve Doğa Bilimleri Fakültesi; 04.02. Moleküler Biyoloji ve Genetik; 04.01. BiyomühendislikRare diseases are a fundamental issue in today's world, affecting more than 300 million individuals worldwide. According to data from Orphanet and OMIM, about 50-60 new conditions are added to the list of over 6,000 clinically distinct diseases each year, rendering disease diagnosis and treatment even more challenging. Ciliopathies comprise a heterogeneous category of rare diseases made up of over 35 distinct diseases, including Joubert syndrome (JBTS; OMIM 213300), that are caused by functional and structural defects in cilia. JBTS is an autosomal recessive condition characterized by a range of symptoms, including cerebellar vermis hypoplasia and poor muscle tone. There are now a total of 38 genes that cause JBTS, almost all of which encode protein products that are found in cilia and cilia-associated compartments, such as the basal body and transition zone. CEP41 is a JBTS-associated protein that is found in cilia and the basal body of mammals, but its localization in other ciliary organisms remains elusive. C. elegans is an excellent model organism for studying the molecular mechanisms of rare diseases like JBTS. We, therefore, decided to use C. elegans to identify the localization of CEP41. Our microscopy analysis revealed that CEPH-41(CEntrosomal Protein Homolog 41) not only localizes to cilia but is excluded from the distal segment of the amphid and phasmid cilia in C. elegans. Furthermore, we discovered a putative X-box motif located in the promoter of ceph-41 and the expression of ceph-41 is regulated by DAF-19, a sole Regulatory Factor X (RFX) transcription factor.Article Subcellular localization of the voltage-gated K+ channel EGL-36 , a member of the KV3 subfamily, in the ciliated sensory neurons in C. elegans(2021) Sebiha Cevik; Oktay I Kaplan; AGÜ, Yaşam ve Doğa Bilimleri Fakültesi, Biyomühendislik Bölümü; Cevik, Sebiha; Kaplan, Oktay I.; 01. Abdullah Gül University; 04. Yaşam ve Doğa Bilimleri Fakültesi; 04.02. Moleküler Biyoloji ve Genetik; 04.01. BiyomühendislikDelineated as the first cellular organelle in 1675 by Antonie van Leeuwenhoek, cilia did not receive much attention until the 2000s, when it became apparent that cilia played a key role in the development of embryos, a variety of signaling pathways. Therefore, collective efforts by many scientists have led to the identification of many novel ciliopathy and cilia genes, while we are still far from disclosing the complete components of cilia.Here we used the ciliated sensory neurons in C. elegans as a model system that revealed the voltage-gated K+ channel EGL-36 (a member of the Shaw subfamily) as a new component associated with cilia. The confocal microscopy examination of fluorescence tagged EGL-36 together with ciliary (IFT-140) or transition zone (MKS-6) markers reveal that EGL-36 is only expressed in subsets of the ciliated sensory neurons, where it partially overlaps with the basal body signals and predominantly localizes to the periciliary membrane compartment. This expression pattern along with studies of egl-36 gain-of-function variants indicates that egl-36 is not essential for ciliogenesis in C. elegans. Our data identify the voltage-gated K+ channel EGL-36 as a new cilia-associated protein, and future studies should reveal the functional significance of EGL-36 in cilia biogenesis.Article Yara Örtü Malzemesi Olarak Elektroeğrilmiş PCL/PHBV Membranların Hazırlanması ve Karakterizasyonu(Bitlis Eren Üniversitesi, 2019) İşoğlu, İsmail Alper; 0000-0001-6428-4207; AGÜ, Yaşam ve Doğa Bilimleri Fakültesi, Biyomühendislik Bölümü; İşoğlu, İsmail Alper; 01. Abdullah Gül University; 04. Yaşam ve Doğa Bilimleri Fakültesi; 04.01. BiyomühendislikBu çalışmada, yara örtü malzemesi olarak polikaprolakton (PCL), poli(3-hidroksibütirik asit-ko-3-hidroksivalerikasit) (PHBV) ve ağırlıkça farklı oranlarda (100:0, 50:50, 75:25, 0:100) PCL/PHBV karışımları, farklı çözücüler(kloroform (CHCl3), 1,1,1,3,3,3-Hexfluoro-2-propanol (HFIP) ve bunların karışımları) kullanılarak elektroeğirmetekniği ile fibroz yapıda membranlar hazırlanmıştır. Tüm elektroeğrilmiş membranlar Fourier DönüşümlüKızılötesi Spektroskopisi (FT-IR), Diferansiyel Taramalı Kalorimetre (DSC) ve Taramalı Elektron Mikroskobu(SEM) ile yapı, morfoloji ve ısıl özellikleri açısından karakterize edilmiştir. Ayrıca, absorbsiyon testi ile sıvı tutmakapasiteleri analiz edilmiştir. Karakterizasyon basamağından sonra, seçilen membranların üzerine insan fibroblasthücreleri ekilmiş, in vitro hücre canlılık ve toksisite, MTT testi ile 24, 48 ve 72. saat için analiz edilmiştir.Membranların üzerine ekilen hücrelerin çoğalması 36, 72 ve 120. saat olmak üzere 3 farklı süre için incelenmiş,sonuçlar SEM ile gösterilmiştir. Elde edilen sonuçlar PCL/PHBV (75:25) karışım ile HFIP çözeltisindeelektroeğrilen membranın yara örtü malzemesi olarak kullanılabileceğini göstermiştir.