Elektrik ve Bilgisayar Mühendisliği Ana Bilim Dalı Tez Koleksiyonu
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/20.500.12573/418
Browse
Browsing Elektrik ve Bilgisayar Mühendisliği Ana Bilim Dalı Tez Koleksiyonu by Subject "Bilgisayar Mühendisliği Bilimleri-Bilgisayar Ve Kontrol"
Now showing 1 - 20 of 55
- Results Per Page
- Sort Options
Master Thesis Bilgisayar Ağlarında Anormal Durum Tespiti Yapan Öğrenme Yöntemlerinin Geliştirilmesi(Abdullah Gül Üniversitesi, 2018) MUKHANDI, HABIBU SHOMARI; Mukhandi, Habibu Shomari; Aydın, Zafer; AGÜ, Fen Bilimleri Enstitüsü, Elektrik ve Bilgisayar Mühendisliği Ana Bilim Dalı; MUKHANDI, HABIBU SHOMARI; 01. Abdullah Gül University; 02. 04. Bilgisayar Mühendisliği; 02. Mühendislik FakültesiMakine öğrenmesi, verilerdeki bilginin bir bilgisayar ya da makina tarafından otomatik olarak öğrenilmesi ve karşılaşılan yeni durumlarda anlamlı bilgi ya da davranışların üretilmesini amaçlar. Bir çok uygulama alanı bulunan makine öğrenmesi daha önce hiç karşılaşılmamış olan sıradışı durumların tespit edilmesi için de kullanılmaktadır. Bilgisayar ağlarındaki siber saldırılar, kredi kartı dolandırıcılığı ve internet sitelerinin linklerine yapılan çok sayıda sahte tıklamalar dünya genelinde ekonomileri ciddi oranda zarara uğratabilecek niteliktedir. Bu tezde üç farklı anormal durum tespiti problemi üzerinde çalışılmıştır: bilgisayar ağlarında saldırı tespiti, kredi kartı dolandırıcılığı tespiti ve internet sitelerdeki linklere sahte tıklama tespiti. Anormal durum tespiti için geliştirilen ve optimize edilen modeller arasında rastgele orman, en yakın komşu, destek vektör makinası, logistic regresyon, karar ağacı, AdaBoost, çantalama ve yığınlama gibi sınıflandırma yöntemleri bulunmaktadır. Yöntemlerin hiper-parametreleri eğitim kümelerinde yapılan çapraz doğrulama deneyleri ile optimize edilmiştir. Bir sonraki aşamada optimum hiper-parametre konfigürasyonları kullanılarak eğitilen modeler ile test verilerinde tahmin sonuçları hesaplanmıştır. Bu deneyler neticesinde genel doğruluk oranı ve F-measure skorlarında yüksek başarı elde edilmiştir. Geliştirilen yöntemler arasında en başarılı sonuçlar topluluk modelleri ile elde edilmiştir.Master Thesis Bilgisayar Algoritmalarının GPU ile Hızlandırılması(Abdullah Gül Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, 2023) Yalçın, Salih; Alkan, Gülay Yalçın; AGÜ, Fen Bilimleri Enstitüsü, Elektrik ve Bilgisayar Mühendisliği Ana Bilim Dalı; 01. Abdullah Gül University; 10. RektörlükTravelling Salesman Problem (TSP) is one of the significant problems in computer science which tries to find the shortest path for a salesman who needs to visit a set of cities and it involves in many computing problems such as networks, genome analysis, logistic etc. Using parallel executing paradigms, especially GPUs, is appealing in order to reduce the problem-solving time of TSP. One of the main issues in GPUs is to have limited GPU memory which would not be enough for the entire data. Therefore, transferring data from host device would reduce the performance in execution time. In this study, we present a methodology for compressing data to represent cities in the TSP so that we include more cities in GPU memory. We implement our methodology in Iterated Local Search (ILS) algorithm with 2-opt and show that our implementation presents 29% performance improvement compared to the state-of-the-art GPU implementation.Master Thesis Biyoinformatik Alanı için Blokzincir Tabanlı Veri Paylaşım Platformu(Abdullah Gül Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, 2020) Adanur, Beyhan; Güngör, Burcu; AGÜ, Fen Bilimleri Enstitüsü, Elektrik ve Bilgisayar Mühendisliği Ana Bilim Dalı; 01. Abdullah Gül University; 02. 04. Bilgisayar Mühendisliği; 02. Mühendislik FakültesiSon zamanlarda, panomik çalışmalar -omik verileri ile diğer veri türlerini birleştirerek, yeni ve uygulanabilir biyobelirteçleri belirlemeye çalışmaktadır. Bu bağlamda omik verilerinin doğru analizi için veri paylaşımının yanı sıra veri gizliliği ve sahipliği sorunlarını çözen, etik yönleri dikkate alan güvenli platformların geliştirilmesine ihtiyaç vardır. Bugünlerde blokzincir teknolojisi, farklı bir perspektiften bu sorunlara yönelik yeni bir çözüm sunduğu için genomik alanında büyük ilgi görmektedir. Bu tezde, verimli genomik veri paylaşımını sağlamak, genomik veriler üzerinde istatistiksel analiz ve benzeri işlemleri yapmak için blokzinciri, homomorfik şifreleme ve intel yazılım koruması uzantısına (SGX) dayanan, GenShare adlı hibrit bir platform önermekteyiz. Önerilen model, homomorfik şifreleme ve SGX kullanarak güvenlik gizliliği sorunlarını çözerken, diğer sorunları Hyperledger Fabric ve Ethereum ağlarının bir kombinasyonunu kullanarak çözmektedir. Bu çalışmada, GenShare modelinin ilk aşaması olan Hyperledger Fabric ağ kurulumu yapılmış ve farklı sayıda iş yükü ile ağın performansı test edilmiştir. Performans değerlendirmelerimizin sonucunda, GenShare modelinin veri toplama ve paylaşma sürecini hızlandıracağı, ve kullanıcalar için verimli bir platform olacağı sonucuna varılmıştır.Master Thesis Biyolojik Ağlarda Kesişen Kümelerin Görselleştirilmesi ve Topolojik Özelliklerine Göre Filtrelenmesi(Abdullah Gül Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, 2020) Bulut, Ümit; Güngör, Burcu Bakır; AGÜ, Fen Bilimleri Enstitüsü, Elektrik ve Bilgisayar Mühendisliği Ana Bilim Dalı; 01. Abdullah Gül UniversityBilgisayar bilimleri ve veri işleme teknolojilerinin hızlı gelişimiyle beraber, biyoenformatik alanı, bu yüzyılın popülerliği artan disiplinlerarası çalışma alanlarından birisi haline gelmiştir. Bu tez çalışmasında, BioNetVis isimli yeni bir göreslleştirme aracı geliştirerek, biyoenformatik very analizine yeni bir perspektif getirmeyi amaçladık. Geliştirdiğimiz araç, keşisen kümeleri biyolojik ağlar, özellikle protein-protein etkileşim ağları üzerinde görselleştirme ve ağ topolojik özelliklerine göre filtreleme yeteneğine sahiptir. BioNetVis, verileri olabildiğince hızlı ve verimli bir şekilde işlemek için son teknoloji frameworkler ve programlama kütüphaneleri ile geliştirilmiştir. BioNetVis'in ana amacı kesişen biyolojik verileri, biyolojik ağlar üzerinde analiz etmeyi kolaylaştırmaktır. Sunulan araç, ilaçların yeniden konumlandırılması, kişiselleştirilmiş tıp, nadir hastalıkların teşhis ve tedavisi konularında çalışan araştırmacılara hizmet etmeyi amaçlar. Proje şu üç adımda gerçekleştirilmiştir. İlk olarak, biyolojik veri biyolojik ağa haritalanmış, ve back-end kısmı geliştirilmiştir. İkinci olarak, back-end kısmında işlenmiş veriler, kullanıcılar için kodlanan arayüz ile görselleştirilmiştir. Üçüncü olarak, front-end ve back-end kısımları birleştirilmiş ve araştırmacılar için kullanılabilir hale getirilmiştir. BioNetVis'i diğer ağlara ve diğer veri kümelerine kolayca uyarlanabilsin diye modüler olarak tasarladık. Böylece, BioNetVis diğer alanlarda kesişen veri kümelerinin ağda görsellenmesi, ve ağ topolojik özelliklerine göre filtrelenmesi amacıyla kullanılabilir. Son olarak, BioNetVis'in sunduğu işlevleri açıklamak için, bir kullanım uygulaması ile beraber sunduk. Anahtar kelimeler: Biyoenformatik, Veri Görsellenmesi, Kesişen Veri Kümeleri, İlaçların Yeniden Konumlandırılması, Kişiselleştirilmiş TıpMaster Thesis Biyomedikal Varlıklar Arasındaki İlişkilerin Biyomedikal Makaleler Aracılığıyla Keşfedilmesine Dair Bir Sistem Geliştirilmesi(2025) Altuner, Osman; Güngör, Burcu; Bakal, Mehmet Gökhan; 01. Abdullah Gül University; 02. 04. Bilgisayar Mühendisliği; 02. Mühendislik FakültesiGünümüz dünyasında dijitalleşme hızla yayılmaktadır. Bu yayılma, bir yandan hayatımızı kolaylaştırırken diğer yandan büyük miktarda dijital verinin analizi ve işlenmesi gibi yeni zorlukları da beraberinde getirmektedir. Bu durum özellikle akademik araştırmalar bağlamında belirgindir. Akademik araştırmalar, gelişmiş değerlendirme süreçlerine ihtiyaç duymaktadır. Bu bağlamda, hastalıklar üzerine yapılan araştırmaların etkili bir şekilde değerlendirilmesi gerektiği bilinmektedir. Bu çalışmada, hastalıklarla ilgili yayınlar metin analizi yöntemlerine tabi tutulmuş ve ardından verilerin önemli biyomedikal bağlantılarla ilişkilendirilmesini sağlayan bir ağ yapısına dönüştürülmüştür. Amaç, tedavi edici ve sebep verici gibi önemli bağlantılara sahip iki biyomedikal varlığın karmaşık ağ yapısını incelemektir. Bu durumda, manuel arama yöntemleriyle elde edilen varlık ikililerinin gerçek bağlantılar olduğu doğrulanmıştır. Bu çalışma, mevcut bilinen biyomedikal varlıkların bulunmasında sıklıkla zaman alan manuel arama sürecini başarıyla çözmüştür. Ayrıca, bu yöntem sayesinde birden fazla ikili bağlantı örüntüsü aracılığıyla bilinmeyen veya henüz keşfedilmemiş olası yeni ilişkilerin (tedavi edici, sebep verici vb.) keşfedilme potansiyeli bulunmaktadır. Sonuç olarak, çizge analizi, bilgi keşfi ve metin madenciliği gibi tekniklerin bir araya getirilmesi, biyomedikal araştırmalarda potansiyel olarak önemli yeni sonuçların keşfedilmesine yol açmaktadır.Doctoral Thesis Blokzincir Tabanlı Eşten-Eşe Enerji Ticareti Uygulamaları(Abdullah Gül Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, 2023) Seven, Serkan; Alkan, Gülay Yalçın; 0000-0003-2611-720X; AGÜ, Fen Bilimleri Enstitüsü, Elektrik ve Bilgisayar Mühendisliği Ana Bilim Dalı; 01. Abdullah Gül University; 02. 04. Bilgisayar Mühendisliği; 02. Mühendislik FakültesiThis thesis explores the potential of innovative peer-to-peer (P2P) energy trading schemes for virtual power plants (VPPs) using blockchain technologies, smart contracts, and decentralized finance (DeFi) instruments. Traditional centralized approaches have limitations in terms of transparency and security, which can hinder the successful implementation and operation of VPPs and P2P energy trading systems. The dissertation begins by reviewing the current state of energy sources within the global energy landscape. Understanding the existing landscape provides valuable insights into the potential benefits and challenges of implementing P2P energy trading within VPPs. The focus of the dissertation is to develop and analyze innovative P2P energy trading schemes for VPPs that integrate blockchain technologies and facilities to enhance transparency, security, and automation of energy transactions. Furthermore, DeFi instruments, specifically decentralized exchange (DEX), are used as a novel approach instead of auction methods to determine P2P energy buying and selling prices. Along with blockchain technologies, optimization is used to maximize the economic benefits of peers. The sequential decision problem of the trading schemes is solved with mixed integer linear programming (MILP). In addition, machine/deep learning models are utilized to overcome the drawbacks of conventional mathematical programming like MILP. These models can accelerate the decision-making processes by learning from the optimization results obtained. Overall, frameworks for the successful integration of P2P energy trading within and among VPPs are developed to validate the effectiveness and feasibility of the proposed P2P energy trading schemes through case studies and simulations using realistic data sets and blockchain platforms.Master Thesis Çalışan Yıpranması Tahmini ve Film Tavsiyesi için Öneri Sistemi(Abdullah Gül Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, 2020) Özdemir, Fatma; Güngör, Vehbi Çağrı; Coşkun, Mustafa; AGÜ, Fen Bilimleri Enstitüsü, Elektrik ve Bilgisayar Mühendisliği Ana Bilim Dalı; 01. Abdullah Gül UniversityBu tezde Makine Öğrenimi Topluluğunda ortaya atılan iki probleme odaklanıyoruz: tavsiye sistemi ve çalışanların yıpranma sorunu. Tavsiye sistemi, kullanıcıların bir ürün satın alırken belirli bir öğeyi tercih edip etmeyeceğini tahmin eden bir bilgi filtreleme sistemidir. Tavsiye sistemleri tahmin etmek için kullanıcı / öğe bilgilerini kullanır. Bu sistemler, özellikle işbirlikçi filtreleme tabanlı sistemler, E-ticarette yaygın olarak kullanılmaktadır. Bu çalışmada, ortak filtreleme ve kullanıcıların / öğelerin yan bilgilerini birleştiren karma bir model öneriyoruz. Önerilen modelde, ilişkili komşuları bulmak ve onları kümelemek için kullanıcıların / öğelerin yan bilgileri kullanılır. Daha sonra, bu kümelere ortak filtreleme yöntemleri uygulanır. Önerilen modelin performansını değerlendirmek için matris çarpanlara ayırma ve yeniden başlatma ile rastgele yürüme uygulanır. Önerilen yaklaşım MovieLens verileri üzerinde sistematik olarak değerlendirilir. Deneysel sonuçlar, kullanıcının / öğenin yan bilgisini kullanan önerilen modelin geleneksel ortak filtreleme yöntemlerinin performansını önemli ölçüde geliştirdiğini göstermektedir. Tezin ikinci bölümünde, hangi kişilerin şu anda çalıştıkları bir şirketten ayrılacağını / devam edeceğini tahmin etmeye çalışan, çalışan yıpranması tahmini sorununu ele almaya çalışıyoruz. Günümüzde şirketler için çalışanların işlerini bırakıp bırakmayacaklarını tahmin etmeleri çok önemlidir. En iyi performans gösteren çalışanların işi bırakması, kuruluşlarda finansal veya kurumsal bilgi kaybına neden olabilir. Bu tür kayıplardan kaçınmak için şirketler, çalışanların yıpranmasını tahmin etmelidir. Bununla birlikte, şirketlerin İK departmanları bu tür tahminleri yapacak kadar gelişmiş değildir. Bu amaçla şirketler, çalışanların yıpranmasını zamanında ve doğru bir şekilde tahmin etmek için veri madenciliği yöntemleri kullanmaktadır. Bu çalışmada, Doğrusal diskriminant analizi (LDA), Naive Bayes, Bagging, AdaBoost, Lojistik Regresyon, Destek Vektör Makinesi (SVM), Rastgele Orman, J48, LogitBoost, Çok Katmanlı Algılayıcı (MLP), K-En Yakın Komşular (KNN), XGBoost, Graph Convolutional Networks, iki özel şirket veri kümesinde (IBM ve Adesso İnsan Kaynakları veri kümelerine) çalışanların yıpranmasını tahmin etmek için uygulanmıştır. Mevcut çalışmalardan farklı olarak, bulgularımızı sistematik olarak F-ölçü, Eğri Altında Alan, doğruluk, duyarlılık ve özgüllük gibi çeşitli sınıflandırma metrikleri ile değerlendiriyoruz. Performans sonuçları, LogitBoost ve Lojistik Regresyon algoritmaları gibi veri madenciliği yöntemlerinin çalışanların yıpranmasını tahmin etmede çok yararlı olabileceğini göstermektedir.Doctoral Thesis Çoklu Robot Sistemleri için Lokalizasyon Algoritması Tasarımı ve Gerçekleştirilmesi(2024) Kabore, Kader Monhamady; Güler, Samet; 01. Abdullah Gül University; 02. Mühendislik Fakültesi; 02.05. Elektrik & Elektronik MühendisliğiÇok robotlu sistemler (MRS), tek bir robot için son derece zorlayıcı olan karmaşık görevleri gerçekleştirebilir. Örneğin, iş birliğiyle taşıma, alan kapsama ve arama-kurtarma operasyonları gibi uygulamalarda, MRS en iyi seçenek olabilir. MRS, görevleri daha basit komutlara bölerek bireysel robotlara atar. Bu yapı, ölçeklenebilirlik ve tek bir hata noktasına karşı dayanıklılık gibi önemli avantajlar sağlayan merkezi olmayan yaklaşımlara ilgiyi artırmıştır. MRS'deki formasyon kontrolü, özellikle GPS'in bulunmadığı ve dış altyapının olmadığı ortamlarda güçlü robot konumlandırmasına dayanır. Dış ortamlarda GPS mutlak konumlandırma sağlayabilir ancak kapalı alanlar veya tüneller gibi ortamlarda sürü robotları için yetersiz kalabilir. Hareket yakalama sistemleri gibi kapalı alan konumlandırma çözümleri, yüksek maliyetli olup ek altyapı kurulum prosedürleri gerektirir. Bu sınırlamalar, sürü robotikleri uygulamaları için uygun, dayanıklı ve dahili konumlandırma sistemlerine olan ihtiyacı vurgulamaktadır. Bu çalışma, tamamen dahili yeteneklere dayanan, dış altyapıya bağımlılığı ortadan kaldıran yeni bir merkezi olmayan, işaretleyicisiz konumlandırma çerçevesi sunmaktadır. MRS için bir konumlandırma çözümü bulmak amacıyla, yöntemimiz, derin öğrenme ile güçlendirilmiş iş birliği temelli konumlandırma algoritmalarını formasyon kontrol mekanizmalarıyla birleştirmektedir. Önerilen çerçevenin etkinliğini doğrulamak için kapsamlı simülasyonlar ve gerçek dünya deneyleri gerçekleştirilmiştir. Sistem ölçeklenebilirliği, farklı ekip boyutlarına uyum sağlayarak test edilmiştir ve uygulamalardaki etkinliği gösterilmiştir. Bu çalışma ayrıca yer robotları için açık kaynaklı bir veri seti sunarak MRS alanında daha fazla araştırmayı teşvik etmektedir.Doctoral Thesis Derin Öğrenme Tabanlı Kompozit Malzemelerin Ultrasonik Tomografi Görüntülerinden Kusurların Tespiti ve Sınıflandırılması(Abdullah Gül Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, 2024) Gülşen, Abdulkadir; Güngör, Burcu; Kolukısa, Burak; AGÜ, Fen Bilimleri Enstitüsü, Elektrik ve Bilgisayar Mühendisliği Ana Bilim Dalı; 01. Abdullah Gül University; 02. 04. Bilgisayar Mühendisliği; 02. Mühendislik FakültesiThis thesis introduces novel methodologies for enhancing defect classification and characterization in advanced composite materials by leveraging state-of-the-art machine learning (ML), deep learning (DL), and federated learning (FL) techniques within ultrasonic and acoustic emission (AE) inspection environments. First, a new ultrasonic dataset (UNDT), comprising 1,150 images from 60 distinct composite materials, is introduced. Applying transfer learning methods to both the UNDT and a publicly available dataset demonstrates the efficacy of advanced neural architectures—such as DenseNet121 and VGG19—achieving accuracy rates up to 98.8% and 98.6%, respectively. Next, the scope is extended to AE-based health monitoring by introducing an ensemble feature selection methodology to identify features strongly correlated with damage modes. By selecting amplitude and peak frequency for labeling and subsequently applying unsupervised clustering, the analysis confirms that both traditional AE features (e.g., counts and energy) and less commonly employed features (e.g., partial powers) correlate with distinct defect types. Finally, a novel FL framework is introduced to address the scarcity of publicly available, real-world ultrasonic datasets. This decentralized approach preserves data privacy while maintaining performance levels comparable to centralized methods, ensuring scalability and confidentiality in diverse data environments. Overall, these contributions significantly advance the field of NDT, offering robust defect classification and characterization. In doing so, the findings not only improve the accuracy and reliability of material integrity assessments but also lay a durable foundation for more secure, collaborative, and efficient NDT systems.Doctoral Thesis Derin Öğrenme Yaklaşımlarıyla Küçük Hücreli Dışı Akciğer Kanserinde Tümör Karakterizasyonu(Abdullah Gül Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, 2021) Bıçakcı, Mustafa; Yılmaz, Bülent; AGÜ, Fen Bilimleri Enstitüsü, Elektrik ve Bilgisayar Mühendisliği Ana Bilim Dalı; 01. Abdullah Gül UniversityKüçük Hücreli Dışı Akciğer Kanseri (KHDAK) akciğer kanserlerinin büyük çoğunluğunu oluşturur ve adenokarsinom (ADC) ve skuamöz hücreli karsinom (SqCC) olmak üzere iki önemli alt tipi vardır. Genel olarak, bu iki alt tip mikroskobik olarak belirlenen morfolojik kriterler dikkate alınarak birbirinden ayrılır. Ancak, kötü morfoloji bunu oldukça zorlaştırır. Alt tipe özel tedavi yöntemleri için bu tür çalışmalar önemlidir. Bu tezde, pozitron emisyon tomografi (PET) görüntüleri kullanılarak KHDAK'nin alt tiplerinin sınıflandırılması üzerinde derin öğrenme (DÖ) yöntemleri incelenmiştir. İlk çalışmada, DÖ yöntemlerinin temelini oluşturan yapay sinir ağları (YSA) kullanılarak %73 doğru sınıflandırma başarısı elde edilmiştir. İkinci çalışmada, PET görüntülerinden alınan bölütlenmiş tümör kesitleri kullanılarak birkaç DÖ modeli incelenmiştir. Sonuçta, %95 F skoru ile VGG16 ve VGG19 en başarılı modeller olmuştur. Bu çalışmanın sonunda kesit bazlı çalışmalar bırakılarak hasta bazlı çalışmalara geçilmiştir. Üçüncü çalışmada, hasta bazlı dilimlerin birleştirilmesiyle oluşturulan üç boyutlu (3B) verilerin kullanımı yeterli başarıyı sağlamamıştır. Dördüncü çalışmada, PET görüntülerinin doğrudan kullanıldığı, tümör kısımlarının kırpılarak kullanıldığı ve bölütlenmiş tümör parçalarının kullanıldığı üç farklı deney yapılmıştır. Bu çalışma, peritümoral alanların sınıflandırmada olumlu etkisini ortaya koymuş ve VGG19 %74 F skoru değerine ulaşmıştır. Beşinci çalışmada, transfer öğrenme ve hassas ayar çalışmaları başarısızdı. CNN ve ResNet tabanlı sığ ağları içeren son çalışma %71 F skoru ile umut verici olmuştur.Master Thesis Derin Öğrenme Yöntemleri Kullanarak Dermatoskopik Görüntülerden Otomatik Cilt Kanseri Tespiti ve Sınıflandırılması(Abdullah Gül Üniversitesi / Fen Bilimleri Enstitüsü, 2023) Kalaycı, Serdar; Yılmaz, Bülent; AGÜ, Fen Bilimleri Enstitüsü, Elektrik ve Bilgisayar Mühendisliği Ana Bilim Dalı; 01. Abdullah Gül UniversityEarly detection of skin cancer is crucial for successful treatment and improved patient outcomes. The most prevalent form of cancer is skin cancer and if left undetected, it can spread and become more difficult to treat. A dangerous and frequently fatal type of skin cancer is melanoma. Regular skin examinations and self-examinations can help identify suspicious moles or lesions, which can then be evaluated by a dermatologist. In addition, advances in technology and artificial intelligence have enabled the development of tools for automated skin cancer screening, providing a convenient and efficient means of early detection. This can lead to more efficient diagnosis, reduced healthcare costs and improved patient care. By evaluating skin lesions from images, deep learning techniques have shown considerable potential in increasing the precision of melanoma detection. By using large datasets and complex neural networks, deep learning algorithms can effectively distinguish between benign and malignant skin lesions with high accuracy. Ensemble of CNN models helps improve the performance and reliability of the classification task. By combining the predictions of multiple CNN models lead to more accurate and robust predictions. In this thesis, for melanoma classification problem, many different data augmentations techniques applied and different convolutional neural networks architectures evaluated, applied vignetting effect filter and hair noise in accordance with the dataset and results of ensemble of the best CNN models are promising. This thesis attempts to produce a reliable model for the classification of melanoma by conducting experiments on two combined publically accessible data sets, ISIC 2019 and ISIC 2020. On the testing sets in our studies, the proposed solution attained 95.75% AUC.Doctoral Thesis Endüstriyel Ortamlarda Enerji Hasatlayan Çoğul Ortam Kablosuz Algılayıcı Ağları(Abdullah Gül Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, 2020) Tekin, Nazlı; Güngör, Vehbi Çağrı; AGÜ, Fen Bilimleri Enstitüsü, Elektrik ve Bilgisayar Mühendisliği Ana Bilim Dalı; 01. Abdullah Gül UniversitySert kanal koşullarına sahip olan Endüstriyel Kablosuz Algılayıcı Ağ'larda (EKAA), enerji verimli ve güvenilir kablosuz iletişim sağlamak büyük önem taşımaktadır. Ağ güvenirliğini sağlarken aynı zamanda ağın ömrünü uzatmak da zor bir problemdir. Bu çalışmanın amacı, EKAA'ların ömrünün eniyilenmesidir. Bunu yaparken, endüstriyel ortamlar için uygun olan iç mekan güneş, termal ve titreşime dayalı Enerji Hasatlama (EH) yöntemleri tanımlanmış ve bunların ağ ömrüne katkıları araştırılmıştır. Uygulama güvenilirliğini ve EH yöntemlerini birlikte değerlendirerek, ağ ömrünü eniyilemek için yeni bir Karma Tamsayılı Programlama (KTP) modeli formüle edilmiştir. Ayrıca, Kablosuz Çoğul Ortam Algılayıcı Ağ'larında (KÇOAA) iletişim, büyük veri boyutu nedeniyle fazladan enerji tüketimine sebep olur. Bu nedenle, büyük veri boyutunu iletimden önce azaltmak önemli hale gelir.Bu amaçla, iletişim ve enerji dağıtım hesaplamalarını dikkate alırken, sıkıştırıcı algılama ve görüntü sıkıştırma gibi veri boyutu küçültme yöntemlerinin endüstriyel ağ ömrü üzerindeki etkisi değerlendirilir. Öte yandan, özellikle çok sayıda algılayıcılar bulunduran ağlar için KTP modelini uygun bir zamanda çözmek bir hayli zordur. KTP'nin zaman karmaşıklığı sorununun üstesinden gelmek için sezgisel tabanlı yöntemler geliştirilmiştir.Master Thesis Enhancing Breast Cancer Detection With a Hybrid Machine Learning Approach(2024) Etcil, Mustafa; Güngör, Burcu; Güngör, V. Cagri; 01. Abdullah Gül University; 02. 04. Bilgisayar Mühendisliği; 02. Mühendislik FakültesiDünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından belirlendiği üzere, göğüs kanseri, son beş yılda 7.8 milyon yeni vakayla en yaygın kanser türlerinden biri olarak ön plana çıkmaktadır. Bu çarpıcı istatistik, gelişmiş tanı yöntemlerine olan acil ihtiyacı vurgulamaktadır. Bu bağlamda, mevcut çalışma, göğüs kanseri tespiti için lojistik regresyon modeli eğitim sürecini iyileştirmek amacıyla klonal seçim algoritması (CSA) ile parçacık sürü optimizasyonunu (PSO) yenilikçi bir şekilde birleştiren CSA-PSO-LR sınıflandırıcısını önermektedir. Bu araştırma, geniş çapta tanınan iki veri seti olan Wisconsin Diagnostik Göğüs Kanseri (WDBC) ve Wisconsin Göğüs Kanseri Veritabanı (WBCD) kullanılarak, performans değerlendirmesi için 10 kat çapraz doğrulama ve Bayes hiperparametre optimizasyonunu içeren katı bir değerlendirme protokolü uygulamaktadır. Ayrıca, çalışma, model eğitim süresini önemli ölçüde kısaltmayı amaçlayan CPU paralelleştirme stratejilerini tanıtmaktadır. Karar ağaçları, aşırı gradyan artırma, en yakın komşular, lojistik regresyon, rastgele ormanlar ve destek vektör makineleri gibi makine öğrenimi algoritmalarına karşı yapılan karşılaştırmalı analizler, CSA-PSO-LR sınıflandırıcısının tespit doğruluğu ve F1-ölçütü açısından üstün performans sergilediğini göstermektedir. Bu araştırma, göğüs kanserinin erken tespitine yönelik yenilikçi bir yaklaşım sunarak, daha etkili tedavi planlarının kolaylaştırılmasına ve hastaların hayatta kalma beklentilerinin artırılmasına katkıda bulunmaktadır.Master Thesis Erken Orman Yangını Tespiti için Otonom Heterojen Çoklu Robot Sistemi Tasarımı(Abdullah Gül Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, 2022) Serin, Ömer Faruk; Güler, Samet; AGÜ, Fen Bilimleri Enstitüsü, Elektrik ve Bilgisayar Mühendisliği Ana Bilim Dalı; 01. Abdullah Gül University; 02. Mühendislik Fakültesi; 02.05. Elektrik & Elektronik MühendisliğiThe usage of autonomous multi-robot systems for human life-endangering applications is emerging. Early wildfire detection and firefighting are two example applications. In this study, a heterogenous multi-robot system is proposed for both fire detection and response. The system employs an unmanned aerial vehicle for beyond-visual line-of-sight observations and an unmanned ground robot for fire extinguisher carrying. The proposed method uses ultrawideband (UWB) communication and ranging modules for the relative localization of robots during their movements. A specially trained YOLOv7 object detection model is used for robustly detecting forest fires and smoke while a modified version of the Vector Field Histogram Plus (VFH+) algorithm on the ground robot is used for obstacle avoidance while navigating. The structural design of the system requires no odometry or mapping of the environment hence improving the applicability of the system while decreasing system complexity. Additionally, the proposed UWB localization system is shown to be robust in long-lasting operations unlike many odometry-based approaches which accumulate errors with time. Moreover, localization of the UAV is realized with only three independent UWB-based range measurements and the altitude information of the UAV. The system is tested both in a realistic simulation environment and in real experimental setups with multiple runs. Results showed that the proposed system is improvable for better detection and practical to implement even in a dense forest environment without the need for GPS sensors, odometer data, or magnetometer.Master Thesis Farklı Modülasyon Teknikleri ile Su Altı İletişimde Performans Analizi(Abdullah Gül Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, 2017) Bahçebaşı, Akif; Güngör, Vehbi Çağrı; AGÜ, Fen Bilimleri Enstitüsü, Elektrik ve Bilgisayar Mühendisliği Ana Bilim Dalı; 01. Abdullah Gül UniversitySualtı Kablosuz Algılayıcı Ağlarının özellikle veri toplama, sınır güvenliği, kirlilik izleme, sahil araştırma ve taktiksel takip gibi bir çok oşinografi uygulaması son yıllarda pek çok araştırmacının ilgisini çekmeye başlamıştır. Pek çok su altı uygulamasında, su altı sensor düğümlerinin yanında, insansız su altı araçları da su altı kaynaklarının keşfi ve veri toplama gibi işbirliği gerektiren görevlerde yaygın olarak kullanılmaktadır. Su altı ağlarda kurulan bağlantı akustik iletişime dayanmasına rağmen, akustik kanal özellikleri çok ani değişiklikler gösterir ki, bu nedenle kurulan bağlantı kalitesinde, çevresel faktörler ve düğümlerin konumları önemli rol oynar. Bu sebeple su altı ağlarda güvenilir bir iletişimin kurulması oldukça zordur. Bütün bunlardan başka, sinyal kayıpları ve yeniden iletimler enerji kaynaklarının gereksiz sarfiyatına dolaysıyla ağ ömrünün kısalmasına neden olur. Bu tez çalışmasında su altı akustik ağlarda en çok bilinen modülasyon teknikleri kullanılarak farklı derinlik, mesafe ve Bit hata oranına sahip su altı ortamları analiz edilmiştir. Sonuç olarak veri iletimi için gerekli minimum enerji miktarı bulunmuş ve modülasyon teknikleri uygun şekilde kıyaslanmıştır. Simülasyon çalışmalarımızda kanıtlandığı üzere 32-PSK ve 16-QAM teknikleri minimum (optimum) enerji tüketim oranlarına ulaşmıştır. Bundan dolayı ağ tasarımcıları 32-PSK ve 16-QAM modülasyon tekniklerini kullanarak su altı ağların ömrünü artırabilirler.Doctoral Thesis Gen İfade Miktarı Verisi Analizi için Yinelemeli Öbek Eliminasyon Yöntemlerinin İyileştirilmesi(2024) Kuzudişli, Cihan; Güngör, Burcu; 01. Abdullah Gül University; 02. 04. Bilgisayar Mühendisliği; 02. Mühendislik FakültesiYeni teknolojilerle üretilen biyolojik verilerin giderek artan boyutluluğunun neden olduğu hesaplama ve yorumlama güçlükleri önemli bir zorluk oluşturmaktadır. Özellik seçimi (FS) yöntemleri boyutu azaltmayı amaçlar ve özellik gruplaması, özellikler arasında güçlü korelasyonları tespit etmeyi ve ilgisiz özellikleri belirlemeyi amaçlayan FS teknikleri için bir temel olarak ortaya çıkmıştır. Bu tezde, gözetimli bir bağlamda özellik gruplandırmasını kullanan yöntemler geliştirilmiştir. Başlangıçta farklı kümeleme algoritmalarının SVM-RCE üzerindeki etkilerini test ettik ve K-means ile en iyi performansı gözlemledik. Geliştirilen ilk yöntem olan Öbek İçi Özellik Eleme ile Yinelemeli Öbek Eleme (RCE-IFE) yönteminde, her öbek azaltma adımında hem öbek hem de öbek içi eleme yinelemeli olarak gerçekleştirilir. Deneysel bulgularımız, RCE-IFE'nin güçlü bir sınıflandırıcı performansı sağladığını ve özellik ilgisini ve tutarlılığını korurken özellik boyutunu önemli ölçüde azalttığını göstermektedir. İkinci geliştirilen Gruplama – Puanlama – Model (G-S-M) tabanlı çalışma olan G-S-M_Rep'de, hastalık gruplarını oluşturmak için ön bilgileri kullanıyoruz ve her grubu temsil edecek en iyi özellikleri seçiyoruz. Bu temsili özellikler model tarafından kümülatif bir şekilde öğrenilir. Sonuçlar G-S-M_Rep'in az sayıda özellikle tatmin edici bir model performansına ulaştığını göstermektedir. Sonuç olarak, bu tez özellik gruplandırmaya dayalı yöntemleri sunmakta ve özellik azaltma yeteneğini, sınıflandırma performansını, özellik alaka düzeyini ve özellik tutarlılığını iyileştirmeye odaklanmaktadır.Doctoral Thesis Genetik ve Enfeksiyon Hastalıklarının Tespiti için Makine Öğrenmesi Yöntemleri(Abdullah Gül Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, 2024) Işık, Yunus Emre; Aydın, Zafer; 0000-0001-6176-7545; AGÜ, Fen Bilimleri Enstitüsü, Elektrik ve Bilgisayar Mühendisliği Ana Bilim Dalı; 01. Abdullah Gül University; 02. 04. Bilgisayar Mühendisliği; 02. Mühendislik FakültesiCompletion of the whole human genome in the 2003 has led to various advances in many fields, particularly in biology, genetics, health sciences, treatment, and pharmacology. In the following years, spread of faster and cheaper sequencing technologies has enabled us to extract and analyze genetic profiles of individuals digitally. Consequently, individual-specific forecasting and personalized treatment and precision medicine-, what once seemed like science fiction, have become more and more real. In both approaches, one of the crucial steps is identifying the presence of diseases using individual-specific genetic data. This thesis aims to comprehensively and comparatively evaluate the predictive performance of machine learning methods for Behçet's disease and respiratory infections. Additionally, feature selection methods were employed to identify the genetic factors (such as SNPs and genes) associated with disease presence for both diseases. Furthermore, the usability of selected features depending on biological pathway-driven active subnetworks listed in the literature was analyzed for the prediction of Behçet's disease. For the respiratory infection prediction problem, on the other hand, the prediction performance of features calculated by single-sample gene set enrichment analysis (ssGSEA) was evaluated using different machine learning methods. As the data types used in both experiments were different (genome-wide association studies data, gene expression profiles), the performance of machine learning approaches on different data types was also observed. It is hoped that the findings of both experiments will contribute to future machine learning based disease prediction studies.Master Thesis Görüntü İşleme ve Makine Öğrenmesi Yöntemiyle Erken Meme Kanseri Teşhisi(Abdullah Gül Üniversitesi, 2018) TAŞDEMİR, SENA BÜŞRA YENGEÇ; Taşdemir, Sena Büşra Yengeç; Aydın, Zafer; AGÜ, Fen Bilimleri Enstitüsü, Elektrik ve Bilgisayar Mühendisliği Ana Bilim Dalı; TAŞDEMİR, SENA BÜŞRA YENGEÇ; 01. Abdullah Gül University; 02. 04. Bilgisayar Mühendisliği; 02. Mühendislik FakültesiKadınlarda, kanser ölümünün önde gelen nedeni ve en sık görülen kanser türü meme kanseridir. Erken teşhisi ölüm oranını azaltır, bu nedenle erken teşhis çok önemlidir. Dijital mamografi, meme kanserinin erken teşhisi ve tanısında kullanılan yaygın bir tıbbi görüntüleme tekniğidir. İlgili bölgenin (ROI) otomatik olarak saptanması, bir radyolog tarafından daha fazla analiz edilebilecek şekilde anormal alanları işaretlenmesine yardımcı olur. ROI'nin otomatik algılanması, özellik çıkarımı ve sınıflandırılması olmak üzere iki ana aşamaya sahiptir. Öznitelik çıkarma, görüntüyü bir bilgisayar için daha anlaşılır olan başka bir boyuta dönüştürür. İkinci adım, sınıflandırıcı tarafından yapılan kararı (normal veya ROI) içerir. Bu çalışmada, 2D-DWT, HOG, Haralick'in dokusal özellikleri, TAS, LBP, Zernike ve GLCM gibi farklı öznitelik çıkarma yöntemleri kullanılmıştır. Sistemin performansını değerlendirmek için, gerçeklenen sınıflandırıcılar; rastgele orman, lojistik regresyon, k-en yakın komşular (k-NN), naïve Bayes, karar ağacı, destek vektör makinesi (SVM), Adaboost, radyal temelli fonksiyon ağı (RBF-NN), çok katmanlı algılayıcı (MLP), konvolüsyonel sinir ağı (CNN) kullanılmıştır. Kapsamlı deneyler neticesinde, optimum başarıyı veren özellik çıkarma, özellik seçimi ve sınıflandırma yöntemleri tespit edilmiştir. Önerilen yeni ROI tanıma yönteminde görüntü ön işleme aracı olarak CLAHE, öznitelik çıkarmak için 2D-DWT, HOG, Haralick, özellik seçim yöntemi olarak wrapper ve sınıflandırıcı olarak rastgele orman yöntemi kullanılmış ve % 87.5'lik bir doğruluk oranı elde edilmiştir.Doctoral Thesis Görüntü Tanıma Tabanlı Gökyüzü Kamerası Entegrasyonunu Kullanarak Sezgisel Vektörize Öğrenme Yöntemine Dayalı PV Tahmini(Abdullah Gül Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, 2023) Yavuz, Levent; Önen, Ahmet; 0000-0003-1398-9447; AGÜ, Fen Bilimleri Enstitüsü, Elektrik ve Bilgisayar Mühendisliği Ana Bilim Dalı; 01. Abdullah Gül UniversityIn order to ensure the continuity of demand and production balance, the use of renewable energy resources (RES) by countries will increase in the near future. Solar power generation is important for the integration of renewable energy into the power grid, but it can cause problems in power systems due to the uncertain and intermittent nature of solar power. Deep learning methods provide promising results in solar energy prediction, but the performance of these models depends on the initial weights assigned to the network. In this thesis, a novel weight initialization method, the Heuristic Vectorised Learning method, which takes into account certain characteristics of solar generation data has been proposed. This method aims to achieve better accuracy in solar forecasting by combining a statistical approach with a method based on deep learning. The method was compared with other commonly used methods such as Xavier, LeCun, He and Random, and it was seen that the proposed method performed better. Overall, the proposed weight initialization method provides significant benefits for solar forecasting applications in the context of renewable energy integration into the power grid. So, to reach higher accuracy, monitoring the sky is the best option for intra-day forecasts. Therefore, a hybrid model was created for photovoltaic generation prediction by using it together with environmental sensor data. The proposed method and panel shading model achieve higher accuracy values at the Abdullah Gül University campus in Kayseri. The proposed system provides a reliable PV energy forecast for the intraday energy markets.Master Thesis Grafik Teorisi Tabanlı Trafik Işığı Yöntemi(Abdullah Gül Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, 2022) Thahir, Adam Rizvi; Güngör, Vehbi Çağrı; Coşkun, Mustafa; AGÜ, Fen Bilimleri Enstitüsü, Elektrik ve Bilgisayar Mühendisliği Ana Bilim Dalı; 01. Abdullah Gül UniversityTraffic congestion and delays caused in traffic light intersections can adversely affect countries in terms of money, time, and air pollution. With the advancement of computational power as well as artificial intelligent algorithms, researchers seek novel and optimized solutions to the traffic congestion problem. Most modern traffic light systems use manually designed traffic phase plans at intersections, and although this has proven to be relatively sufficient for today's traffic management systems, implementing a smarter traffic phase selection system is deemed to be more effective. Traditional approaches rely heavily on traffic history (static information), whereas Reinforcement Learning (RL) algorithms, which offer an 'adoptable'/dynamic traffic management system, are gaining increased research interest. Despite the usefulness of these RL based deep learning techniques, they inherently suffer from training time to apply them in real-world traffic management systems. This study aims to alleviate the training time problem of deep learning-based techniques, The research brings forth a novel graph-based approach that is able to use known occupancies of roads to predict which other roads in a given network would become congested in the future. Based on the predictions obtained, we are able to dynamically set traffic light times in all intersections within a connected network, starting from roads with known occupancies, and moving along connected roads that are anticipated to be congested. Predications are done using edge-based semi-supervised graph algorithms. Conducted simulations show that our approach can yield comparable average wait time to that of deep-learning based approach in minutes, compared to the much longer training time required by the deep-learning models. Keywords: Deep Learning, Reinforcement Learning, Traffic Flow, Congestion
- «
- 1 (current)
- 2
- 3
- »
