Yönetim Bilimleri Fakültesi
Permanent URI for this communityhttps://hdl.handle.net/20.500.12573/398
Browse
Browsing Yönetim Bilimleri Fakültesi by Language "tur"
Now showing 1 - 13 of 13
- Results Per Page
- Sort Options
Article BORÇ VADESİ VE FİNANSAL KRİZ: TÜRKİYE ÖRNEĞİ(TÜBİTAK ULAKBİM Ulusal Akademik Ağ ve Bilgi Merkezi Cahit Arf Bilgi Merkezi, 2020) Ali Yavuz POLAT; AGÜ, Yönetim Bilimleri Fakültesi, Ekonomi Bölümü; 01. Abdullah Gül UniversityBu çalışmada 2003-2017 yılları arasında Türkiye’deki firmalar için kısa vadeli borçların düzeltme hızındaki değişim dinamik bir model kullanarak incelenmiştir. Küresel Finansal Krizin firmaların borç vade yapısını nasıl etkilediğini anlamak için çalışmamızda analizimiz iki alt döneme ayrılarak bu dönemler arasındaki farka odaklanılmıştır. Küresel kriz, finansal istikrarsızlığın reel ekonomi üzerindeki etkisini, özellikle firmaların borç vade yapısı üzerindeki etkisini anlamak için önemli bir doğal deney imkânı sunmaktadır. En küçük kareler kukla değişken düzeltme (LSDVC) metodu kullanarak Türkiye firmaları için 2003-2017 döneminde optimal borç vadesinin kısaldığı gösterilmiştir. Şirketler Küresel Finansal Krizden sonra kısa vadeli borç ayarlama hızlarınıazaltmaktadır. Bu sonuç, Küresel Finansal Kriz sırasında borç verme iştahının azalması neticesinde, kredi arzındaki azalmaya bağlı olabilmektedir. Arz etkisini destekleyen bir diğer sebep de uzun vadeli borçların finansal kriz sırasında ve sonrasında pahalı hale gelmesi nedeniyle, firmaların kısa vadeli borç taleplerini arttırmasıdır. Bu çalışma, Türk firmalarına, kredi arzının daralması ve uzun vadeli kredi talebinin azalması nedeniyle finansal krizlerin optimal borç vadesini kısalttığına dair kanıt sunan ilkçalışmadır. Sonuçlarımız krizin firmaların borçlanma davranışlarını nasıl etkilediğini göstermesi ve kredi kanallarının kullanımı açısından firmaların borç vadesi kararlarını verirken kriz ortamlarını dikkate almaları gerektiğini göstermektedir.Book Part Çevrimiçi Deneyler(Akademisyen Kitabevi, 2021) Demirtaş, Burak Kağan; 0000-0001-9477-8128; AGÜ, Yönetim Bilimleri Fakültesi, Ekonomi Bölümü; 01. Abdullah Gül University; 03.02. Ekonomi; 03. Yönetim Bilimleri FakültesiEkonomi bilimi deneysel metotların gün geçtikçe daha da fazla kullanıldığı birbilim dalı haline gelmiştir. Gelişen teknoloji ile birlikte deneysel çalışmalar içinkullanılan araçlar da gün geçtikçe artmaktadır. Literatürde ekonomi alanındakideneysel çalışmalar çoğunlukla saha ve laboratuvar deneylerine dayanıyor olsada çevrimiçi deneyler de araştırmacılar için önemli bir alternatif olarak karşımıza çıkmaktadır.Research Project Covid-19 Döneminde Uzaktan Yüksek Öğrenim: Nicel ve Nitel Analiz(TUBİTAK, 2020) Türk, Umut; Teke-Lloyd, Fatma Armagan; Demirtas, Burak Kagan; Bengü, Elif; 0000-0002-8440-7048; 0000-0001-9477-8128; 0000-0001-9817-7207; AGÜ, Yönetim Bilimleri Fakültesi, Ekonomi Bölümü; Türk, Umut; Teke-Lloyd, Fatma Armagan; Demirtas, Burak Kagan; Bengü, Elif; 01. Abdullah Gül University; 03.02. Ekonomi; 03. Yönetim Bilimleri Fakültesi; 06. İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi; 06.01. Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler; 10. RektörlükBu projede COVID-19 pandemisine karsı bir tedbir olarak Türkiye?de 16 Mart 2020 tarihinde baslatılan uzaktan egitim faaliyetlerinin nitel ve nicel analizi yapılmıstır. Arastırmanın disiplinlerarası yapısına uygun olarak, zengin bir veri seti elde edilip, standart ve gelismis ekonometrik teknikler kullanılmıstır. Bunlara ek olarak neden-sonuç iliskisini kurmak amacıyla gelistirilmis modern deneysel ekonomi dizaynı ve nitel arastırma araçlarından yararlanılmıstır. Proje çalısması ilk bölümünde yüz yüze ve pandemi sürecinde uzaktan egitim modelleri ögrenci çıktıları açısından karsılastırılmıstır. Ikinci bölümünde asenkron ve senkron egitim biçimlerinin ögrenci basarısına etkileri arastırılmıstır. Son olarak odak grubu çalısması ile ögrenci ve egitmenlerle görüsülmüstür. Pandemi sürecindeki uzaktan egitim ve yüz yüze egitim çıktıları karsılastırıldıgında, ögrenci çıktıları açısında bir basarı düsüsü olmadıgı gözlenmistir. Bununla birlikte basarıyı belirleyen faktörlerin bu süreçte farklılık gösterdigi ampirik olarak ortaya koyulmustur. Bulgular genis bir örneklemi kapsayan bir anket çalısması ile desteklenmis, nicel arastırma ile gözlenmesi mümkün olmayan ve pandemi sürecindeki uzaktan egitimde ögrenci deneyimlerini anlamak açısından önemli görülen bilgiler, odak grup çalısması ile elde edilmistir.Research Project Covid-19 Salgınının Ekonomik Etkisinin Sektörel Bazlı ve Genel Belirsizlik Endeksleriyle İncelenmesi ve Sektörel Acil Önlem Önerileri(TUBİTAK, 2020) Polat, Ali Yavuz; Muğaloğlu, Erhan; Doğan, Eyüp; Tekin, Hasan; 0000-0001-5647-5310; 0000-0001-5362-6259; 0000-0003-0476-5177; AGÜ, Yönetim Bilimleri Fakültesi, Ekonomi Bölümü; Polat, Ali Yavuz; Muğaloğlu, Erhan; Dogan, Eyup; Tekin, Hasan; 01. Abdullah Gül University; 03.02. Ekonomi; 03. Yönetim Bilimleri FakültesiKoronavirüs (Covid-19) salgını dünyada modern zamanlarda görülen en büyük sağlık_x000D_ krizlerinden birisidir. Ancak salgın sadece bir sağlık krizi olarak kalmamış tüm dünyayı_x000D_ etkileyen küresel, ekonomik ve sosyal krize dönüşmüştür. Birçok sektörde üretim durmuş, gelir_x000D_ etkisi ile tüketim ciddi ölçüde azalmıştır. Covid-19 salgınının oluşturduğu ekonomik kriz son 40_x000D_ yılda gerçekleşmiş ekonomik krizler ve felaketlerden çok daha büyüktür. Pandeminin sebep_x000D_ olduğu/olacağı küresel krizin daha önceki küresel krizlere göre çok daha derin ve kalıcı olacağı_x000D_ tahmin edilmektedir. Dünya ekonomisi 2020’de %4,0 küçülmüştür ki bu oran küresel finansal_x000D_ krizdeki daralmanın yaklaşık iki katıdır (Oxford Economics, 2020)._x000D_ Salgının oluşturacağı şokların etkisi ve süresi net olarak bilinemediği ve tahmin_x000D_ edilemediği için ekonomilerde yüksek oranda belirsizliğe yol açmıştır (Ludvigson et al. 2020)._x000D_ Bilindiği üzere belirsizlik hem tüketim hem de yatırımların ertelenmesine ve dolayısıyla_x000D_ ekonomik daralmaya sebep olur (Bloom, 2009). Firmalar açısından bakıldığında salgının ne_x000D_ kadar süreceği, tedarik zincirlerinin onarılıp onarılamayacağı halen net değildir. Ayrıca_x000D_ bireylerin gelirleri ekonomik aktivitenin yavaşlaması sonucunda azaldığı gibi salgının_x000D_ oluşturduğu belirsizlik ortamı bireylerin harcamalarını daha da kısmalarına sebep olmaktadır._x000D_ Bu yüzden belirsizlik seviyesinin hassas bir gösterge ile ölçülmesi önem arz etmektedir._x000D_ Bu proje ile sektörel bazlı (hizmet, perakende ve inşaat) ve genel belirsizlik endeksleri_x000D_ (ekonomik ve reel) oluşturulmuştur. Bu endeksler Türkiye’deki önemli politik ve ekonomik_x000D_ olaylarda ani artışlar göstermektedir. Yani oluşturulan endeksler, reel aktiviteyi önemli ölçüde_x000D_ etkileyen belirsizlik artışlarını hassas olarak ölçebilmektedir._x000D_ Projenin ikinci kısmında Covid-19 salgının reel ekonomi üzerindeki etkisi belirsizlik_x000D_ endeksleri üzerinden analiz edilmiştir. Oluşturulan yapısal vektör oto regresyon (SVAR)_x000D_ modelleri ile belirsizliğin hem toplam sanayi üretimine hem de her sektördeki üretimi üzerinde_x000D_ nasıl bir etki oluşturduğu gösterilmiş ve tartışılmıştır. Sonuçlar göstermektedir ki, belirsizlikteki_x000D_ bir artış reel aktiviteyi düşürmektedir. Bu sonuç teorik olarak belirsizliğin ekonomiyi_x000D_ yavaşlatacağı argümanını ampirik olarak desteklemektedir. Covid-19’un oluşturduğu_x000D_ belirsizlik, tüm zamanlar içinde en yüksek ve ani belirsizlik artışına sebep olmuştur ve reel_x000D_ aktivite üzerinde şiddetli bir negatif etkisi olmuştur._x000D_ Projemizde oluşturduğumuz belirsizlik endeksleri ve analizler sayesinde spesifik mali_x000D_ yardım paketlerinin hangi sektörlerde nasıl bir etki oluşturulabileceği tahmin edilebilir. Ayrıca_x000D_ elde edilen endeksler, politika yapımında önemli bir gösterge araç olarak kullanılabilir._x000D_ Oluşturduğumuz sektörel ve genel belirsizlik endeksleri ilerideki projeler ve politikalar için de_x000D_ önemli bir kaynak teşkil edecektir. Daha ayrıntılı sektörel politikalar geliştirebilmek, salgın_x000D_ geçtikten sonra Türkiye’nin jeopolitik avantajını kullanarak üretim merkezi olabilmesi ve tedarik_x000D_ zincirinde aktarma merkezi olabilmesi için belirsizliğin oluşturduğumuz endeksler gibi hassas_x000D_ göstergeler ile ölçümlenmesi önemli bir gerekliliktirBook Part Deneysel Çalışma Ekonomisi: İşgücü Arzı ve Hediye-değişim Teorisi Üzerine Bir Literatür Taraması(Gazi Kitabevi, 2021) Demirtaş, Burak Kağan; AGÜ, Yönetim Bilimleri Fakültesi, Ekonomi Bölümü; 01. Abdullah Gül University; 03.02. Ekonomi; 03. Yönetim Bilimleri FakültesiBilimsel gelişme için, geliştirilen teorilerin test edilmesine ve teorileri test edebilmek için de verilere ihtiyaç duyulmaktadır (Falk ve Fehr, 2003). Ekonomi bilimi de bu süreçle ilerlemektedir. Ancak gündelik hayatın çok fazla karmaşık olması, birçok değişkenin aynı anda değişiyor olması gibi sebeplerle, gündelik ekonomik olaylara dayalı verilere dayanarak yapılan çalışmalarda değişkenler arasında nedensellik bulabilmek güç olabilmektedir (Muijs, 2004). Bu sebeple, çalışmaların odaklandığı değişkenler arasındaki ilişkileri anlayabilmek için bu değişkenler harici etkenleri mümkün olduğunca kontrol altında tutmak ya da sabit tutmak, nedensel ilişkileri anlayabilmek için önemlidir. İktisat biliminde de bu şartları sağlayabilmek için deneysel yöntemler kullanılmaya başlanmıştır (Muijs, 2004). Mayo (2008: 634) iktisatta deneysel yöntemlerin uygulanmaya başlanmasının ana amacını “ekonomik teorilerin araştırılmasında gereken verilerin toplanması ve ekonomik davranışların doğal ortamında daha kontrollü bir ortamda toplanması” olarak açıklamaktadır. Bir araştırma sürecinin deney olarak nitelendirilebilmesi, deneyi yürütenin araştırmanın ilgili değişken üzerinde ve deneyin yürütüldüğü ortam üzerinde kontrol gücünün olup olmamasına bağlıdır (Guala, 2008: 3).Letter DİNAMİK ORTAMDA EKSİK OPERASYONLAR HİBRİT AKIŞ TİPİ ÇİZELGELEME PROBLEMİ İÇİN SEZGİSEL YAKLAŞIMLAR(TÜBİTAK ULAKBİM Ulusal Akademik Ağ ve Bilgi Merkezi Cahit Arf Bilgi Merkezi, 2020) Fatma Selen MADENOĞLU; AGÜ, Yönetim Bilimleri Fakültesi, İşletme Bölümü; 01. Abdullah Gül University; 03.01. İşletme; 03. Yönetim Bilimleri FakültesiBu çalışmada, dinamik üretim ortamında toplam tamamlanma zamanının en küçüklenmesi amacıyla hibrit akış tipi çizelgeleme problemi ele alınmıştır. Daha spesifik olarak, çalışmada taşıma zamanı, sıraya bağlı hazırlık süreleri, eksik operasyonların olması ve dinamik olarak yeni siparişlerin gelişi durumları da ele alınmıştır. Ele alınan problemin çözümüne sezgisel yaklaşımlar önerilmiştir. Deneysel çalışmalar, sezgisel yaklaşımların performanslarının eksik operasyon seviyesi değişimine bağlı olarak incelemek için gerçekleştirilmiştir.Article HİBRİT AKIŞ TİPİ ÇİZELGELEME PROBLEMİNİN PARÇACIK SÜRÜ OPTİMİZASYON ALGORİTMASIYLA ÇÖZÜMÜNE BAŞLANGIÇ POPÜLASYONUN ETKİSİ(Marmara Üniversitesi, 2020) Madenoğlu, Fatma Selen; 0000-0002-5577-4471; AGÜ, Yönetim Bilimleri Fakültesi, İşletme Bölümü; Madenoğlu, Fatma Selen; 01. Abdullah Gül University; 03.01. İşletme; 03. Yönetim Bilimleri FakültesiBu çalışmada, birden fazla aşama, her aşamada özdeş paralel makineler ve makinelerde işlenen işler arası geçişlerde sıraya bağlı hazırlık süresini içeren hibrit akış tipi çizelgeleme problemi sunulmuştur. Metasezgisel yöntemler bu karmaşık problemlerin çözümünde tercih edilmektedir. Metasezgisel yöntemlerde optimum çözüm ararken, oluşturulan başlangıç çözümlerin nihai sonuca etkisi oldukça önemlidir. Hibrit akış tipi çizelgeleme probleminin çözümüne önerilen parçacık sürü optimizasyon (PSO) algoritmasına farklı başlangıç çözüm oluşturma yöntemlerinin etkisi incelenmiştir. Dört farklı başlangıç çözüm oluşturma yaklaşımı sonuçları karşılaştırılmıştır. Nawaz, Enscore, Ham (NEH) sezgiselinin diğer yöntemlerden daha etkili olduğu sonucuna ulaşılmıştır.Book Part Sahada Laboratuvar Deneyleri(Gazi Kitabevi, 2022) Demirtaş, Burak Kağan; 0000-0001-9477-8128; AGÜ, Yönetim Bilimleri Fakültesi, Ekonomi Bölümü; Demirtaş, Burak Kağan; 01. Abdullah Gül University; 03.02. Ekonomi; 03. Yönetim Bilimleri FakültesiEkonomi alanında kullanılan deneysel yöntemlerin sınıflandırılmasına dair tartışmalar ekseninde sahada laboratuvar deneylerinin özellikleri incelenmektedir.Article Sosyal medyanın çok katlı pazarlamada kullanımı ve iş tatmini üzerindeki etkileri(Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi, 2012) Emirza, Emin; İştahlı, Selma B.; İştahlı, Yusuf H.; AGÜ, Yönetim Bilimleri Fakültesi, İşletme Bölümü; İştahlı, Yusuf H.; 01. Abdullah Gül UniversityKitle iletişim kanallarının bölünmüşlüğü ve reklam mesajlarının çokluğu, doğru hedef kitleye ulaşmayı ve mesajın müşteriler tarafından algılanmasını zorlaştırmaktadır. Bundan dolayı geleneksel medya kanallarında yapılan tutundurma çabaları sorgulanır hale gelirken, sosyal medya ortamları reklam, halkla ilişkiler vb. alanlarda etkili iletişim stratejilerinin üretilmesinde giderek daha fazla önem kazanmaya başlamıştır. Diğer taraftan sosyal medyanın sunduğu çevrimiçi olanaklarla, bireyi içerik üreten, paylaşan, tavsiye eden kısaca interaktif olarak pazarlama sürecini etkileyen aktörler haline getirmesi, satıcı-alıcı ilişkilerine dair paradigmaları değiştirmektedir. Bu potansiyelin ilk farkına varan ve iş süreçlerine uygulayan işletmelerin başında “çok katlı pazarlama” stratejisini kullanan işletmeler gelmektedir. Satış odaklı çok katlı pazarlama sisteminde, bağımsız girişimcilerin performanslarını etkileyen iş tatmin düzeylerinin yükseltilmesi, yeni müşteri ve bağımsız girişimciler kazanma açısından önemlidir. Sosyal medyanın, içerik üretmeye ve anlık etkileşime olanak sağlamasının bağımsız girişimcilerin iş tatminini olumlu etkilediği düşülmektedir. Bu varsayımdan hareketle çok katlı pazarlama stratejisini kullanan küresel bir işletmenin Türkiye’deki serbest girişimcilerinin sosyal medyayı kullanım biçimleri ve bunun iş tatmini üzerindeki etkileri incelenmiştir. Anket yöntemi kullanılarak yapılan araştırmada, serbest girişimcilerin sosyal medyayı, yüz yüze iletişim kadar önemsedikleri fakat iş amaçlı olarak kullanma konusunda yeterli motivasyona sahip olmadıkları gözlemlenmiştir. Bu gözlemi destekleyen regresyon analizlerinde, bağımsız girişimcilerin sosyal medya kullanım düzeylerinin, iş tatmini açıklamada etkili fakat zayıf bir etkiye sahip olduğu ortaya çıkmıştır. Korelasyon analizlerinde ise, sosyal medya kullanım düzeyi ile içsel iş tatmini, dışsal iş tatmini ve genel iş tatmini arasında pozitif doğrusal bir ilişki olduğu anlaşılmıştır.Review Tax Compliance Behaviour and Lab Experiments: A Literature Review(MALIYE BAKANLIGIMALIYE BAKANLIGI, ANKARA, 00000, TURKEY, 2021) Demirtas, Burak Kagan; AGÜ, Yönetim Bilimleri Fakültesi, Ekonomi Bölümü; Demirtas, Burak Kagan; 01. Abdullah Gül University; 03.02. Ekonomi; 03. Yönetim Bilimleri FakültesiThe purpose of this article is to conduct a literature review of the papers based on laboratory experiments to analyze tax evasion behaviors of individuals. Although experimental studies in economics have become more and more important day by day, there are almost no publications on experimental economics in the Turkish literature. The studies are examined especially in terms of experimental designs because this study also aims to increase awareness about laboratory experiments. This review also discusses the criticism of laboratory experiments and concludes that the results obtained from laboratory experiments are important and it would be beneficial to support them with field experiments.Article TÜRKİYE VE BİRLEŞİK KRALLIK’TA GREVDE KAYBOLAN İŞGÜNÜ SAYISININ ÜCRET ÜZERİNDEKİ ETKİSİ(T.C. SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANLIĞI STRATEJİK ARAŞTIRMALAR VE VERİMLİLİK GENEL MÜDÜRLÜĞÜ, 2019) Ünal, Emre; Köse, Nezir; 0000-0001-9572-8923; AGÜ, Yönetim Bilimleri Fakültesi, Ekonomi Bölümü; Ünal, Emre; 01. Abdullah Gül UniversityBu çalışmada, Türkiye ve Birleşik Krallık için ücret üzerinde enflasyon veekonomik büyümenin yanı sıra grevde kaybolan işgünü sayısının uzun ve kısadönem etkileri 1963-2015 dönemlerini kapsayan yıllık zaman serisi verilerikullanılarak Engle-Granger Eşbütünleşme Analizi ve Hata Düzeltme Modeliçerçevesinde incelenmiştir. Elde edilen bulgular, her iki ülkede de enflasyonunhem kısa hem de uzun dönemde, ekonomik büyümenin ise sadece kısadönemde ücretin belirleyicisi olduğunu göstermiştir. Ayrıca grevde kaybolanişgünü sayısının ücreti uzun dönemde pozitif yönde etkilediği buna karşın kısadönemde istatistiksel olarak anlamlı bir etkisinin olmadığı bulunmuştur.Article Vergi Uyumu Davranışı ve Laboratuvar Deneyleri: Bir Yazın Taraması(Hazine ve Maliye Bakanlığı, 2021) Demirtaş, Burak Kağan; 0000-0001-9477-8128; AGÜ, Yönetim Bilimleri Fakültesi, Ekonomi Bölümü; Demirtaş, Burak Kağan; 01. Abdullah Gül University; 03.02. Ekonomi; 03. Yönetim Bilimleri FakültesiBu makalenin amacı, bireylerin vergi kaçırma davranışlarını analiz_x000D_ etmek için yürütülen laboratuvar deneylerine dayalı yayınların bir yazın_x000D_ taramasını yapmaktır. İktisat biliminde deneysel çalışmalar gün geçtikçe_x000D_ önem kazanırken Türkçe İktisat yazınında deneysel çalışmalar yok denecek_x000D_ kadar azdır. Bu makalede yazında bulunan çalışmalar özellikle deneysel_x000D_ tasarım açısından incelenmektedir; zira bu makale, laboratuvar deneyleriyle_x000D_ ilgili farkındalığı artırmayı da hedeflemektedir. Çalışmada mümkün_x000D_ olduğunca farklı deneysel tasarımlara dayanan çalışmalar tercih edilmeye_x000D_ çalışılmıştır. Ayrıca laboratuvar deneylerine getirilen eleştiriler de_x000D_ tartışılmaktadır. Makale, laboratuvar deneylerinden elde edilen sonuçların_x000D_ önemli olduğu ve saha deneyleri ile desteklenmesinin faydalı olacağı_x000D_ sonucuna varmaktadır.Research Project Yenilenebilir Enerji İçin Ödeme İstekliliği Ve Bu İstekliliği Etkileyen Faktörlerin Analiz Edilmesi(TUBİTAK, 2018) Doğan, Eyüp; 0000-0003-0476-5177; AGÜ, Yönetim Bilimleri Fakültesi, Ekonomi Bölümü; Doğan, Eyüp; 01. Abdullah Gül University; 03.02. Ekonomi; 03. Yönetim Bilimleri FakültesiBu projede, Türkiye?de ikamet eden hanehalkının yenilenebilir enerji için ödeme istekliliği (YÖİS) ve bu istekliliği etkileyen faktörler analiz edilecektir. İlgili literatür kapsamında, gelişmiş ve gelişmekte olan birçok ülke için YÖİS ve bu istekliliğe etki eden faktörler incelenmesine rağmen, daha önce bu alanda Türkiye üzerine bir çalışma yapılmamıştır. Bu projenin amacı, Türkiye?deki vatandaşların YÖİS ve bu istekliliği etkileyen değişkenleri inceleyerek literatürdeki bu boşluğu doldurmaktır. Ayrıca, Sundt ve Rehdanz (2015) ?ın meta-analiz çalışması, ilgili literatürdeki çoğu makalenin yaş, eğitim seviyesi, gelir düzeyi ve çevresel duyarlılık gibi faktörlerin olası etkisini analiz etmesine rağmen sadece bir kaç makalenin hanehalkı sayısını ekonometrik modele dahil ettiğini göstermiştir. Bu proje, coğunlukla kullanılan demografik faktörlerin yanısıra hanehalkı sayısınında YÖİS?i etkileyip etkilemediğini araştıracaktır. Bu projeyi gerçekleştirebilmek için koşullu değer yöntemiyle hazırlanan toplam 2 bölüm ve 26 sorudan oluşan bir anket kullanılacaktır. Yüzyüze görüşme yöntemiyle Türkiye?nin 12 farklı İBBS bölgesinden toplam 2,500 kişiyle yüzyüze görüşme yöntemiyle doldurulacak anketlerden elde edilecek bilgiler sayesinde, Türkiye?de ikamet eden hanehalkının ortalama YÖİS miktarı ve hangi faktörlerin bu istekliliği anlamlı yada anlamsız etkilediği çeşitli yöntemler kullanılarak analiz edilecektir. Türkiye, Avrupa Birliğine aday bir ülke, G-20 ekonomilerinden birisi ve NATO?ya dahil bir ülke olmasının yanısıra, Dünya ve Avrupa enerji piyasasında da önemli bir konuma sahiptir. Ayrıca, yenilenebilir enerji alanında kısa ve orta vadede yapılması hedeflenen yatırımlarda göz önüne alındığında, Türkiye bu literatür içerisinde araştırılması gereken ülkelerin arasındadır. Bununla birlikte, son zamanlarda küresel ısınma, gaz emisyonu ve çevresel kirlilik gibi faktörler global bir sorun haline gelmiştir. Yenilenebilir enerjinin kullanımı daha temiz bir çevre için önemli bir unsurdur. Türkiye enerjide dışa bağımlı bir ülkedir. Ayrıca, Türkiye'nin elektrik enerjisinin %48'inin doğal gazdan üretiliyor olmasının yarattığı kırılganlığın son dönem Rusya krizi ile görülmüş olması sonrasında enerji karmasında çeşitlendirme çok daha hassasiyet kazanmıştır. Yenilenebilir enerjinin artırılması bağımlılığı azaltacak önemli bir araçtır. Hanehalklarının katılımı, hedeflenen yenilenebilir enerji projelerinin hayata geçirilmesini kolaylaştıracaktır. Bu proje dört ana hedefe ulaşmak üzerine odaklanmıştır: i) Türkiye?de ikamet eden hanehalklarının yenilenebilir kaynalardan üretilen elektrik enerjisi almak için ödemeye razı oldukları ortalama miktarı bulmak, ii) YÖİS?i etkileyebilecek yaş, cinsiyet, gelir düzeyi, egitim seviyesi, çevreye olan duyarlılık ve hanehalkı sayısı gibi faktörleri analiz etmek, iii) yenilenebilir enerji yatırımlarının hanehalkları tarafından desteklenmesine olanak sağlayacak bir politikanın Türkiye?de uygulanabilirliğini ortaya koymak, iv) bu proje çıktılarını uluslararası indekslerce taranan bir dergide yayınlatmak.
