İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/20.500.12573/50
Browse
Browsing İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi by Author "Dedeoğlu, Saniye"
Now showing 1 - 2 of 2
- Results Per Page
- Sort Options
Article Türkiye’de Ataerkinin Kadın İstihdamı Tabusu: İşveren Tutumları Üzerine Bir Uygulama(Mülkiyeliler Birliği Genel Merkezi, 2023) ŞahanKaya Adar , Aslı; Dedeoğlu, Saniye; 0000-0003-2174-3076; AGÜ, İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi, Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü; Dedeoğlu, SaniyeDünya genelinde, 1970’li yıllardan beri ihracata dayalı ekonomik modelde kadın işgücünün büyük bir öneme sahip olduğu bilinmektedir. Nitekim tüm dünyada ‘istihdamda feminizasyon’un öne çıkması da bunu doğrular niteliktedir. Bu çalışmanın amacı, Türkiye’de ihracata dayalı ekonomik modelin kadın istihdamına etkisini talep yönlü analiz edebilmektir. Bu amaç doğrultusunda Malatya, Şanlıurfa ve Adıyaman Organize Sanayi Bölgeleri’ndeki (OSB) 212 işveren/yönetici ile tarama (survey) yöntemiyle görüşmeler gerçekleştirilmiş ve ayrıca 15 derinlemesine görüşme yapılmıştır. Araştırma bulgularına göre, araştırma kentleri başta olmak üzere bölgeye yönelik sanayi teşviklerinden faydalanmak amacıyla üretim birimlerini buralara taşıyan yatırımcıların kadın istihdamı ve mevcut işgücünün en az yarısının kadınlardan oluşması konusundaki tutumlarına bağlı olarak bu bölgede kadınların çalışma yaşamına daha yüksek oranlarda katılacağı yönünde olumlu işaretler bulunmaktadır. Nitekim araştırmanın yapıldığı Malatya, Adıyaman ve Şanlıurfa bölgelerinde son on yıl içinde kadın işgücüne katılım oranlarında ve istihdam oranlarında artışlar yaşanmıştır. Yine de araştırma bölgesi özelinde istihdamın koşulları dikkate alındığında kadınların işgücüne katılımlarının artmasının gerçekte olumlu bir işaret olarak algılanması zorlaşmaktadır. İşverenlerin/yöneticilerin kadın çalıştırma konusundaki genel tutumlarına bakıldığında, bölgede ataerkil sistem ile sermaye ilişkisinin birbirlerinin devamlılığı için kurulduğu görülmüştür. Bu ilişki, kadınları evlilik ve annelik gibi sosyal ilişkiler üzerinden tanımlayarak kadınların hane içindeki konumlarını sağlamlaştırmakta ve toplum tarafından kabul edilmek için kadınlar da bu görevleri yerine getirmek amacıyla işgücü piyasasının dışında kalmaktadırlar. Öbür taraftan kapitalist birikim sistemi geçimlik aile ücretini temin etmeyerek kadınların işgücü piyasasında kayıt dışı, geçici ve düşük ücretlerle çalışmasını güvence altına almaktadır. Keza anket sonuçları ve derinlemesine görüşmelerde kadınların asli sorumluluklarının kadınları hane içinde tanımlayan ev- içi işler ile çocuk bakımı olduğu, kadınların gece vardiyalarında çalışmalarının uygun olmadığı, çocuk sahibi kadınların çalışmasının doğru olmayacağı ve kadınların çalışma yaşamına katılabilmek için aile reisinin izninin gerekliliği gibi ifadelerin işverenlerin/ yöneticilerin neredeyse tamamının görüşlerini yansıtmaktadır. Bu sonuçlar, araştırma bölgesinde kadınların çalışma yaşamına düşük katılım oranlarını açıklamak için güçlü göstergelerdir. Hepsinin de ötesinde bölgede kadın istihdamına sadece zorunlu olduğunda başvurulduğuna ilişkin genel bir tutum mevcuttur.Article Türkiye’de Kadın Kooperatifleri: Mevcut Durum Analizi, Kadın Güçlenmesi ve İstihdam Yaratma Potansiyeli(DİSK Birleşik Metal-İş, 2023) Şahankaya Adar, Aslı; Dedeoğlu, Saniye; Kurtuluş, Güneş; 0000-0003-2174-3076; AGÜ, İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi, Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü; Dedeoğlu, SaniyeTürkiye hala toplumsal cinsiyet normlarının çok güçlü olduğu ve kadınların ekonomik yönden birçok dezavantajı yaşadıkları bir ülkedir. Bunun en bariz gözlemlenebildiği alan ise, işgücü piyasasıdır. Türkiye’de kadınların işgücü piyasasına katılımları ve istihdam oranları OECD ve AB ülkeleriyle karşılaştırıldığında oldukça düşüktür. Son dönemde kadın ekonomik ve sosyal hayata katılımlarının artırılması amacıyla alternatif bir güçlenme aracı ve istihdam modeli olarak kadın kooperatifleri öne çıkmaktadır. Nitekim kadın kooperatiflerinin yaygınlaşması amacıyla kamu kurumları, yerel yönetimler, uluslararası kuruluşlar ve STK’lar kadın kooperatiflerini maddi olarak ve kooperatiflerin kuruluş ve işletilmesiyle ilgili eğitimler aracılığıyla teknik açıdan desteklemektedirler. Ancak desteklerle sayıları gün geçtikçe artan kadın kooperatiflerinin mevcut durumunu ortaya koyan çalışmaların sınırlı olmasının yanında aktif kadın kooperatifleri ve bunların ortakları sayıları ile faaliyet alanları gibi bilgilere ulaşmak da oldukça güçtür. Bu alandaki bilgi eksikliği kadın kooperatiflerinin hem nicelik hem de nitelik açısından değerlendirilmesini zorlaştırmakta, kuruluş hedefleri ile faaliyetleri arasındaki ilişkinin analiz edilmesini engellemektedir. Bu çalışmada Türkiye’de kadın kooperatiflerinin mevcut durumu, kadın kooperatiflerinin istatistiki bölge sınıflandırmalarına göre düzey 2’de yer alan 26 bölgedeki dağılımları ve üretim ile hizmet sınıflandırmaları da dikkate alınacak şekilde incelenmiştir. Bunu yaparken Ticaret Bakanlığı’nın resmî sitesindeki verilerden, üst birliklerden elde edilen verilerden ve çalışma süresinde doğrudan iletişime geçilerek ulaşılan kadın kooperatiflerinin verilerinden yararlanılmıştır. Bu çalışma son yıllarda kadın kooperatif sayılarındaki hızlı artışa rağmen, kadın kooperatiflerinin kadın istihdamını arttırmada ve kadın güçlenmesini desteklemekte epey zayıf etkiler yarattığını göstermektedir. Fakat yine de uzun vadede kadın kooperatiflerinin toplumsal yaşamda ve çalışma yaşamında toplumsal cinsiyet eşitsizliklerinin ortadan kaldırılmasında veya azaltılmasında önemli bir güçlenme aracı olduğu söylenebilir.