Siyasi bilimler ve Uluslararası İlişkiler / Political Science and International Relations
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/20.500.12573/212
Browse
Browsing Siyasi bilimler ve Uluslararası İlişkiler / Political Science and International Relations by Author "İnan, Murat"
Now showing 1 - 1 of 1
- Results Per Page
- Sort Options
Article Proximity or Directional Model of Voting for the Turkish Voter?(2024) İnan, Murat; Akdağ, Gül Arıkan; 0000-0001-7554-6217; AGÜ, İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi, Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü; İnan, Murat; 01. Abdullah Gül University; 06. İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi; 06.01. Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkilerOy verme davranışı oldukça karmaşık bir politik davranış türüdür. Bu nedenle seçmenlerin belirli bir politik parti ya da adaya neden oy verdiklerini anlamak karmaşık modeller geliştirmeyi gerektirir. 1957 yılında, Modelini Hottelings ve Smithies'in modelleri üzerine kuran Anthony Downs, siyasi partilerin ve adayların ideolojik ve meseleler üzerindeki konumlarının tek boyutlu bir alanda ifade edilebileceğini savunmuştur. Belirli bir konudaki politik fikirlerin bu şekilde ifade edilebileceğini ileri sürmek bir yandan son derece indirgemeciyken, diğer yandan ise analitik açıdan son derece pratikti. Partileri, adayları ve seçmenleri konumlarına göre tek boyutlu bir alana yerleştirmek zamanı için devrim niteliğinde bir fikirdi ve parti, aday ve seçmenlerin ideolojik ve meseleler üzerindeki konumlarının her bir ülke içinde veya ülkeler arasında karşılaştırılmasına yardımcı olmuştur. Parti rekabetinin uzamsal modelleri olarak adlandırılan bu modeller zaman içinde daha da geliştirilmiş ve oy verme davranışını anlamayı kolaylaştırmıştır. Halihazırda parti rekabetinin uzamsal modelleri seçmenlerin ideolojik konumlarını parti ideolojik konumlarıyla ilişkilendiren iki başlıca rakip modele sahiptir. Basitçe, yakınlık modeli, seçmenlerin siyasi alanda kendilerine en yakın ideolojik pozisyona sahip parti veya adaylara oy vereceklerini önerirken, yön modeli ise seçmenlerin ideolojik yelpazenin kendi tarafında fakat kendilerinden daha uç noktada ancak belirli bir kabul edilebilirlik bölgesi içerisinde bulunan parti veya adaylara oy vereceklerini önermektedir. Bu araştırma, bu iki oy verme modelinin Türk seçmeni için uygulanabilirliğini test etmeyi amaçlamaktadır. Mevcut literatürde Nispi Temsil Sistemlerinde (NTS) yakınlık modelinin oy verme davranışını açıklamak için daha uygun bir araç olduğunun önerilmesinden ötürü, Türkiye uzun süredir kullandığı NTS seçim sistemiyle ilginç bir örnek teşkil etmektedir. Bu gerekçeyle, NTS’nin geçerli seçim sistemi olarak kullanıldığı Türkiye’de seçmen davranışının yön modelinden çok yakınlık modeli ile açıklanacağını önermekteyiz. Araştırmamız Türkiye'deki dört büyük siyasi partinin, Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP), Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) ve Halkların Demokrasi Partisi (HDP), seçmenlerine ilişkin Karşılaştırmalı Seçim Sistemleri Araştırması (CSES) verilerini analiz etmektedir. Bağımlı ve bağımsız değişkenler arasındaki ilişkileri ortaya çıkarmak için bir dizi Çoklu Doğrusal Regresyon Analizleri yapılmıştır. Her bir seçmen için her bir siyasi partinin partiyi sevmesevmeme şeklinde ifade edilen parti kabulü, her analizde bağımlı değişken olarak ayrı ayrı kullanılmıştır. Konu mesafesi ve konu skaler çarpımı, sırasıyla yakınlık ve yön modelleri için formülleri temsil eden temel bağımsız değişkenler olarak kullanılmıştır. Ayrıca eğitim, yaş, cinsiyet ve gelir de klasik kontrol değişkenleri olarak alınmıştır. İstatistiki modellerin açıklama güçlerinin karşılaştırması, MacDonald ve meslektaşlarının bulgularının aksine, Türkiye'de oy verme davranışını açıklamada yakınlık modelinin yön modelinden daha uygun bir araç olduğunu göstermiştir. Makro-politik bir bakış açısıyla bakıldığında bu bulgu, Westholm'un (1997) NTS’lerinde yakınlık modelinin oy verme davranışını açıklamada daha uygun bir araç olduğu önerisini doğrulamaktadır. Ancak ifade edilmelidir ki, kesin sonuçlar için çok ülkeli karşılaştırmalı analizlere ihtiyaç bulunmaktadır.